SAKIZ ADASI

ile gidilmektedir. Adanın nüfusu 60 bin civarındadır. Sakız ağaçları ve bu ağaçlardan elde edilen damla sakızı ile ünlüdür. Ayrıca ünlü İlyada ve Odesa Destanı’nın yazarı Homeros’unda memleketidir. Sakız Adası’nda çeşitli büyüklükte 66 köy bulunmaktadır. Köyler, Orta Çağ mimari özelliklerini taşımaktadır.

Ada, 1566-1913 yılları arasında, 347 yıl Osmanlı İmparatorluğu egemenliğinde kalmıştır. Balkan Savaşları (8 Ekim 1912-10 Ağustos 1913) sırasında Yunanlılar tarafından işgal edilmiş ve 30 Mayıs 1913 tarihinde Londra Antlaşması ile Yunanistan’a bırakılmıştır. Ada, 17 Şubat 1916 tarihinde 1. Dünya Savaşı sırasında İngilizler tarafından işgal edilmiştir. 1919-1922 yılları arasındaki Türk-Yunan Savaşı sonrasında gelen mülteciler adaya yerleştirilmiştir.

Ada, 1946-49 yılları arasında yaşanan Yunan İç Savaşı’nda taraf olan komünistlerin yakınları için toplama kampı olarak da kullanılmıştır.

Sakız Adası’nda Yapmadan Dönme:

- Adanın merkezinde uzun bir kordon boyunda sıralanmış kafeleri, alışveriş dükkanları, ara sokaklarını dolaşmadan, Bizans döneminden kalma ve içerisinde Osmanlı mezarları, cami, tapınak ve müze bulunan Sakız Kalesi’ni gezmeden,

- Edebi çalışmalarıyla ünlü bilgin Adamantios Korais adına oluşturulan, içinde 150 bin önemli ve nadir kitap, elyazmaları, gazete ve dergi arşivlerinin de yer aldığı Korais Kütüphanesi’nin içine girmeden,

- Ada merkezine 12 km uzaklıkta bulunan, 1042 yılında inşa edilen, freskleri ve mozaikleriyle ünlü ve UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Nea Moni Manastırı’nı görmeden,

- Deniz seviyesinden 450 metre yükseklikte bir dağın üzerinde yer alan, tarihi dokusu ve mimarisiyle dikkat çeken Orta Çağ dönemini yansıtan Anavatos’un sokaklarında kaybolmadan,

- Ada merkezine 20 km mesafede yer alan, seramik yapımı ve işlemeciliği ile ünlü Armmolia Köyü’nde alışveriş yapmadan,

- Bütün evlerin dış cephelerinin Ksista (çizik) adı verilen özel bir teknikle (Bu süsleme sanatında, binalar önce kaplama ile kaplanır, sonra siyah kum geçirilir ve yumuşakken, inşaat ustaları geometrik şekiller (daire, üçgen ve kare gibi) verilmektedir.) yapılan motiflerle süslü olan Pyrgi Köyü’ne gitmeden,

- Arnavut kaldırımlı, labirent gibi olan dar sokakları, bol begonvilli taş evleri ve otantik mimarisini koruyan, Orta Çağ köylerinden birisi olan Mesta ve 4 km mesafede bulunan Mesta Limanı’nın küçük kafelerinde yorgunluk kahvesi içmeden,

- Pyrgi ve Mesta köylerinin arasında yer alan 14. yüzyıldan kalma bir Orta Çağ yerleşimi olan Olympi‘da diğer köylerde olduğu gibi bol bol fotoğraf çekmeden,

- Ayrıca adanın tüm koy ve plajlarında denize girmeden dönmeyin.