1897 Türk-Yunan Savaşı'nda Zeybek Taburları
1897 yılında çıkan ve Osmanlı ordusunun kesin zaferi ile neticelenen Türk-Yunan Savaşı sırasında, ortaya çıkan asker ihtiyacı nedeniyle, tıpkı Kırım, Karadağ ve 1877-78 Osmanlı Rus savaşlarında olduğu gibi Zeybek Müfrezeleri oluşturma ihtiyacı hissedilmiş
1897 yılında çıkan ve Osmanlı ordusunun kesin zaferi ile neticelenen Türk-Yunan Savaşı sırasında, ortaya çıkan asker ihtiyacı nedeniyle, tıpkı Kırım, Karadağ ve 1877-78 Osmanlı Rus savaşlarında olduğu gibi Zeybek Müfrezeleri oluşturma ihtiyacı hissedilmişti. Alınan bu kararda zeybeklerin dağlık topografyayı ve başıbozuk usulü çete savaşlarını bilmeleri etkiliydi ki; dağ yaşamına aşina olan zeybekler, böylesi bir iş için şüphesiz ki biçilmiş kaftandı. Nitekim kısa süre içinde, önceki savaşlarda olduğu kadar kalabalık olmasa da zeybek taburları oluşturulmuş ve İzmir üzerinden önce İstanbul'a ardından da cepheye sevk edilmişlerdi.
Savaş sırasında, talimgâhları ziyaret ederek zeybekleri gözlemleme fırsatı elde eden, ilerleyen yıllarda ise Atatürk tarafından "Selim Sırrı bey zeybek oyunlarına medenî bir şekil vermiştir" cümlesiyle övülecek olan Selim Sırrı (Tarcan) Bey, şahit olduğu görüntüyü şu cümlelerle anlatmaktadır:
“Mühendishane Harbiyesi’nde tahsilimi bitirmiş ve İzmir’e tayin edilmiştim. Bir yıl sonra Yunan Harbi başladı. Her tarafta asker toplanıyor, Manisa’dan, Aydın’dan, Denizli’den, Ödemiş’ten, Tire’den, İzmir’e akın akın redif taburları geliyordu. Bu askerlerin çoğu birer çam bölmesi gibi iri zeybeklerdi. Yenikale’de ve Kadifekale’de açık ordugâh kurdular. Gündüzleri talim ediyor, geceleri meşaleler yakarak zeybek oyunları oynuyorlardı.”
-Ali Özçelik-
(Görsel temsilidir)
Mebus Nefer. Aydın Mebusu iken mebusluğu bırakıp Gönüllü Nefer olan Kazım Bey.
"VATAN YAHUT SİLİSTRE!"
Türkiye Aydın’ın köylerinden olan Abdullah Çavuş, 1854 Osmanlı - Rus Savaşı’ndaki Silistre kuşatması sırasında, Rus saflarını yararak tek başına Rus cephaneliğini ateşe vermesiyle ünlendi.
Rahmet, Minnet ve Saygıyla...
-1912 Çekilmiş Resmi-
1877-78 Osmanlı Rus Savaşı (93 Harbi) sırasında yaklaşık 4.500 zeybek, savaş dönüşünde affedilmeleri koşuluyla Osmanlı ordusuna dahil olmuş ve Balkanlar ile Kafkaslardaki cephelerde görev almıştı.
Zeybek savaşçılar, resmi belgelerde Zeybek Taburu, Aydın Taburu, Zeybek Dilaverleri, Zeybek Bahadırları, Zeybek Süvarileri ve Zeybek Asakir-i Muavenesi olarak adlandırılmışlardı.
Görsel, Bulgaristan'ın Şumnu şehrindeki Kaspiçan İstasyonu'na getirilen ve buradan da cepheye sevk edilecek olan başıbozuk zeybeklerin bir betimlemesidir.
Zeybekliği Çakırcalı Ahmet Efe’nin yanında öğrenen, Koca Cerit Mustafa ve Küçük Cerit Mehmet çetelerine dahil olduğu için “Cerit’in Osman / Cerit Osman” olarak tanınan, Ödemiş-Tire-Aydın mıntıkasında uzun yıllar faaliyet gösteren, affı sonrasında Aydın-Söke’de kır serdarlığı yapan, bu süreçte Rum eşkıyalara ve Rum çeteleri destekleyen Hristiyan eşrafa göz açtırmadığı için “Cavur Düşmanı” olarak ünlenen ve hakkındaki şikayetlerin artması üzerine, 1883 yılında, Aydın Valisi Hacı Naşit Paşa tarafından İzmir Hükümet Konağı merdivenlerinde pusuya düşürülüp, yirmi yedi yaşındayken kurşuna dizilen Yörük Osman Efe’nin; Midillili ressam Theofilos Hacimihail tarafından, 1930 yılında yapılan ve “Aydınlı Zeybek Kaptan Ceritoğlu” adını taşıyan tasviri.
GAZİ SANCAK;
93 Harbi 1877 -78 Osmanlı - Rus Savaşı sırasında Aydın'ın Şahnalı Köyünde oturan kızlar tarafından dokunarak Sivastopol Cephesi'ne gönderilen ve cepheden dönen 140 yıllık sancak... Savaş sırasında asker sıkıntısı baş gösterince, köyün 21 genci gönüllü olarak savaşa gitmeye karar verirler. Köyün kızları da tüm evlilik taleplerini reddeder ve günün zor şartları altında bu sancağı liflerden işleyip, gençleri cepheye uğurlarken teslim ederler.
Nuray Bilgili