Ölüm Karinesi ve Gaiplik Kararı
Ülkemizde yakın tarihte gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli büyük depremde binlerce kişi hayatını kaybetmiştir.
Cengiz Ayözen - Avukat, Arabulucu
- 0532 643 45 27Ülkemizde yakın tarihte gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli büyük depremde binlerce kişi hayatını kaybetmiştir. Cenazesine ulaşılanlar olduğu gibi cenazesine ulaşılamayanlar da olmuştur. Bu halde geride kalan yakınlarının manevi üzüntü yaşamalarının yanında cenazesine ulaşılamayan kişilerin yakınları maddi açıdan da zor durumda kalmışlardır. Geride kalan yakınlara hukuki anlamda bilgi akışı sağlayabilmek adına yazının faydalı olacağı kanaatindeyiz.
Depremde kişilerin kaldığı binaların yerle bir olduğu düşünüldüğünde ve cenazesine ulaşılamadığında ölümüne kesin gözle bakılabilir hal olduğu değerlendirmesi söz konusu olabilir. Ölümü kesin gözle bakılabilir bir hal yoksa ve kişiye ulaşılamıyorsa gaiplik gündeme gelecektir.
- Türk Medeni Kanunu 31’e göre ölümüne kesin gözle bakmayı gerektirir durumlarda kaybolur ve cesedi bulunamazsa gerçekten ölmüş sayılır.
- TMK 32’ ye göre ölüm tehlikesi içinde kaybolan ve kendisinden uzun zamandan beri haber alınmayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa mahkemece Gaiplik Kararı verilir.
ÖLÜM KARİNESİ
Nüfus Hizmetleri Kanunu madde 32 ölüm karinesini düzenlemiştir. Bir kimse ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde kaybolursa, cesedi bulunamamış olsa bile müracaat edilen yerin mülkî idare amirinin emri ile ölüm tutanağı düzenlenerek ölüm olayı işlenir. Bu işlemin yapılabilmesi için ölüm karinesi bulunan kişinin alt veya üst soyundan bir kişinin ya da kardeşlerinin, bunlar yoksa mirasçılarının dilekçe ile başvurarak olayı belgelendirmeleri ya da yetkili makamların durumu resmî bir yazı ile nüfus müdürlüğüne bildirmeleri gereklidir. Dilekçeye ekli belgeler ve gerektiğinde nüfus müdürlüğünce yaptırılacak soruşturma olayın doğruluğunu ve öldüğü iddia edilen kişinin de olayın meydana geldiği sırada orada bulunduğunu kanıtlamaya yeterli görülürse mülkî idare amirinin emri ile ölüm kaydı düşülür. 5490 sayılı kanuna göre ölüm kaydı mülki idare amirinin emriyle düşüleceğine göre, hangi durumda kaybolmanın kişinin ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektireceğine mülki idare amirinin veya açılacak davada hakimin karar vereceği ortadadır. Ölüm karinesine karar verebilmek için herhangi bir süre şartı aranmaz.
- Bu karineyle birlikte kişi “ölmüş” sayılacağı için ölümün tüm sonuçları geçerli olacaktır. Ölüm evliliği kendiliğinden sona erdiren bir hal olduğu için ölüm karinesi verilmiş olan kişinin evliliği de kendiliğinden o tarihte sona ermiş olur. Miras teminat istenmeden mirasçılara geçer.
GAİPLİK KARARI
Kişinin ölü olduğu kesin olarak bilinemiyorsa ve kişinin ölümü muhtemel görünüyorsa menfaat sahipleri mahkemeye başvurarak kişi hakkında Gaiplik Kararı alarak bir takım haklarını koruyabileceklerdir. Bu kararın verilebilmesi için şartlar:
- Ölüm Tehlikesi içinde kaybolma veya kişiden uzun süreden bu yana haber alınamama durumu olmalıdır.
- Ölüm tehlikesinin üzerinden 1 YIL veya son haber tarihinden üzerinden en az 5 YIL geçmiş olması gerekir.
- KİMLER İSTER?
Kaybolanın mirasçıları, vasiyet lehdarları, mirastan mahrum kalanlar, alacaklılar ve hazinedir.
- Ölümü hakkında kuvvetli olasılığın MEVCUDİYETİ İDDİA ve İSPAT EDİLMELİDİR.
- Mahkeme, gaipliğine karar verilecek kişi hakkında bilgisi bulunan kişileri, belirli sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilanla çağırır. Bu süre en az 6 aydır.
- GÖREVLİ MAHKEME
Dava çekişmesiz yargı işi olduğundan sulh hukuk mahkemesidir. Ancak gaiplik isteği yanında, son mirasçı sıfatıyla taşınmazın hazineye devri istemi de söz konusu ise asliye hukuk mahkemesi görevlidir.
Sağ olup olmadığı bilinmeyen bir kısım malvarlığı 10 yıl resmen yönetildi ise ya da bu kişi 100 yaşı geçtiyse hazinenin istemi ile gaipliğine karar verilir.(İlan usulü aynen var.)Kişi ortaya çıkarsa devletin geri verme yükümlülüğü vardır.
- YETKİLİ MAHKEME
Kişinin Türkiyedeki son yerleşim yeri, eğer Türkiye’de hiç yerleşmemişse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer; böyle bir kayıt da yoksa anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer mahkemesidir. (Merkezi adres kayıt sisteminde kayıtlı yerleşim yeri adresi geçerli adrestir.)
- İLAN
Mahkeme kişi hakkında bilgisi olan kişileri ilk ilanın yapıldığı günden başlayarak en az 6 aylık sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilanla çağırır. Buna göre gaiplik kararının en az iki kez ilanı zorunludur.
İlan süresi dolmadan kişi ortaya çıkarsa ya da ölümü tespit edilir ise gaiplik istemi düşer. İlan sonuçsuz kalırsa gaipliğe karar verilir.
Verilen hükümde gaipliğin sonuç doğurmaya başlayacağı tarihin gösterilmesi zorunludur.
- İSPATI ve SONUÇ
En az 5 yıldır haber alınamadığının ve ölümün pek muhtemel olduğunun ispatı gerekir. Kararla birlikte hukuken ölüm gerçekleşmiş olur. Gaiplik ölüm siciline işlenir. Ölüm tehlikesinin gerçekleştiği veya son haber alındığı günden başlayarak hüküm doğurur. Yine de tereke hemen mirasçılara geçmez. Belli bir süre ve teminat ile tereke mirasçılara teslim edilir. Mirasçılar tarafından bu güvence ölüm tehlikesi içinde kaybolma durumunda 5 yıl, uzun zamandan beri haber alınamama durumunda 15 yıl ve her halde en çok gaibin 100 yaşına varmasına kadar geçecek süre için gösterilir. 5 yıl tereke mallarının tesliminden; 15 yıl son haber alınma tarihinden başlayarak hesaplanır. Bu süreler içinde gaip ortaya çıkarsa mirasçılar terekeden taksim edilen paylarını gaibe iade edeceklerdir.
- Gaiplik Kararına rağmen TMK 131 gereği evliliğin feshi gerekiyor. Eğer Gaiplik Kararı Kaldırılması Davası açılırsa Gaiplik Kararı almış olanlar dışında hakları ölüme bağlı olanların da tamamına husumet yöneltilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Eğer kaybolacak ise Sadece eşyalarınızın kaybolmasını, her adımda ümitleri neşeleri bulmanızı diliyoruz. Saygılarımızla
Sevgili Stajyerim Müzeyyen Zeynep Üstün’ e emekleri için sonsuz teşekkürler.
Av. Arb. Cengiz AYÖZEN